Kurdîpîdiya berfrehtirîn jêderê zaniyariyên Kurdîye!
Derbarê Kurdipediyê de
Arşîvnasên Kurdipedia
 Lêgerîn
 Tomarkirina babetê
 Alav
 Ziman
 Hesabê min
 Lêgerîn (Bigerin)
 Rû
  Rewşa tarî
 Mîhengên standard
 Lêgerîn
 Tomarkirina babetê
 Alav
 Ziman
 Hesabê min
        
 kurdipedia.org 2008 - 2025
Pirtûkxane
 
Tomarkirina babetê
   Lêgerîna pêşketî
Peywendî
کوردیی ناوەند
Kurmancî
کرمانجی
هەورامی
English
Français
Deutsch
عربي
فارسی
Türkçe
עברית

 Zêdetir...
 Zêdetir...
 
 Rewşa tarî
 Slayt Bar
 Mezinahiya Fontê


 Mîhengên standard
Derbarê Kurdipediyê de
Babeta têkilhev!
Mercên Bikaranînê
Arşîvnasên Kurdipedia
Nêrîna we
Berhevokên bikarhêner
Kronolojiya bûyeran
 Çalakî - Kurdipedia
Alîkarî
 Zêdetir
 Navên kurdî
 Li ser lêgerînê bikirtînin
Jimare
Babet
  584,185
Wêne
  123,647
Pirtûk PDF
  22,057
Faylên peywendîdar
  125,231
Video
  2,185
Ziman
کوردیی ناوەڕاست - Central Kurdish 
316,033
Kurmancî - Upper Kurdish (Latin) 
95,430
هەورامی - Kurdish Hawrami 
67,670
عربي - Arabic 
43,726
کرمانجی - Upper Kurdish (Arami) 
26,505
فارسی - Farsi 
15,617
English - English 
8,507
Türkçe - Turkish 
3,819
Deutsch - German 
2,026
لوڕی - Kurdish Luri 
1,785
Pусский - Russian 
1,145
Français - French 
359
Nederlands - Dutch 
131
Zazakî - Kurdish Zazaki 
92
Svenska - Swedish 
79
Español - Spanish 
61
Italiano - Italian 
61
Polski - Polish 
60
Հայերեն - Armenian 
57
لەکی - Kurdish Laki 
39
Azərbaycanca - Azerbaijani 
35
日本人 - Japanese 
24
Norsk - Norwegian 
22
中国的 - Chinese 
21
עברית - Hebrew 
20
Ελληνική - Greek 
19
Fins - Finnish 
14
Português - Portuguese 
14
Catalana - Catalana 
14
Esperanto - Esperanto 
10
Ozbek - Uzbek 
9
Тоҷикӣ - Tajik 
9
Srpski - Serbian 
6
ქართველი - Georgian 
6
Čeština - Czech 
5
Lietuvių - Lithuanian 
5
Hrvatski - Croatian 
5
балгарская - Bulgarian 
4
Kiswahili سَوَاحِلي -  
3
हिन्दी - Hindi 
2
Cebuano - Cebuano 
1
қазақ - Kazakh 
1
ترکمانی - Turkman (Arami Script) 
1
Pol, Kom
Kurmancî
Jiyaname 
3,578
Cih 
1,172
Partî û rêxistin 
32
Weşanên 
115
Wekî din 
2
Wêne û şirove 
186
Karên hunerî 
2
Nexşe 
3
Navên Kurdî 
2,603
Pend 
24,978
Peyv & Hevok 
40,784
Cihên arkeolojîk 
63
Pêjgeha kurdî 
3
Pirtûkxane 
2,817
Kurtelêkolîn 
6,788
Şehîdan 
4,525
Enfalkirî 
4,800
Belgename 
317
Çand - Mamik 
2,631
Vîdiyo 
19
Li Kurdistanê hatine berhemdan 
1
Helbest  
10
Ofîs 
1
Hilanîna pelan
MP3 
1,285
PDF 
34,630
MP4 
3,826
IMG 
233,005
∑   Hemû bi hev re 
272,746
Lêgerîna naverokê
Yüzyıllık sürgünlük: Bedirxanîler
Pol, Kom: Kurtelêkolîn
Zimanê babetî: Türkçe - Turkish
Kurdîpêdiya derfetên (mafê gihandina agahiyên giştî) ji bo her mirovekî kurd vedike!
Par-kirin
Copy Link0
E-Mail0
Facebook0
LinkedIn0
Messenger0
Pinterest0
SMS0
Telegram0
Twitter0
Viber0
WhatsApp0
Nirxandina Gotarê
Bêkêmasî
Gelek başe
Navîn
Xirap nîne
Xirap
Li Koleksîyana min zêde bike
Raya xwe li ser vî babetî binivîsin!
Dîroka babetê
Metadata
RSS
Li googlê li wêneyan girêdayî bigere!
Li ser babeta hilbijartî li Google bigerin!
کوردیی ناوەڕاست - Central Kurdish0
Kurmancî - Upper Kurdish (Latin)0
English - English0
عربي - Arabic0
فارسی - Farsi0
עברית - Hebrew0
Deutsch - German0
Español - Spanish0
Français - French0
Italiano - Italian0
Nederlands - Dutch0
Svenska - Swedish0
Ελληνική - Greek0
Azərbaycanca - Azerbaijani0
Catalana - Catalana0
Čeština - Czech0
Esperanto - Esperanto0
Fins - Finnish0
Hrvatski - Croatian0
Lietuvių - Lithuanian0
Norsk - Norwegian0
Ozbek - Uzbek0
Polski - Polish0
Português - Portuguese0
Pусский - Russian0
Srpski - Serbian0
балгарская - Bulgarian0
қазақ - Kazakh0
Тоҷикӣ - Tajik0
Հայերեն - Armenian0
हिन्दी - Hindi0
ქართველი - Georgian0
中国的 - Chinese0
日本人 - Japanese0
Sinemxan Bedirxan
Sinemxan Bedirxan
Babam yaşarken evimizin gelen insanlarla dolup taştığını hatırlıyorum. Çok önemli şahsiyetler gelip giderdi ziyaretine. Kardeşim Cemşit’in kirvesi Nureddin Zaza, Mam Celal, Dr. Nuri Dersimi, Cegerxwîn, İzzeddin Mustafa Resul, Cemil Paşa ailesi gibi tanınmış pek çok kişi evimizde toplanırdı.
• Babam öldüğünde dünya yıkıldı sanki. İnanılmaz bir törendi. Suriye ve Şamdakiler bu kadar büyük bir tören beklemiyorlardı. Kürdistan’ın her yerinden insanlar katılmıştı. Şam’da dedesi Mir Bedirxan’ın yanına defnettik.
• 2006’da geldik #Hewlêr#’e. Burada olmaktan çok mutluyum. Türkçe, Farsça ya da Arapça konuşmak zorunda değilim. Kendi dilimde konuşuyorum. Bu benim için çok önemliydi. Kocam kendi topraklarında yaşamını yitirdi ve çok sevdiği #Zaxo#’ya defnettik.
Bedirxan ailesinin zincirinin yaşayan halkası Sinemxan Bedirxan ile Hewlêr’de konuştuk
Saat 9’a vermişti randevuyu. Uzun süredir mesaili çalışmayı unuttuğum için sabah erken saatte işim olduğunda o gece uyku tutmaz beni. Afyonum patlamadan, gergin, biraz da heyecanlı hazırlanıp çıktım. Yine bir türlü netleşmeyen görüntü. Bulanıklığın sebebi gözlerim ağrıdığından değil, bir türlü dağılmayan toz bulutundan. Yeni şehirleşmeye başlayan, neredeyse gökyüzüne ulaşmaya çabalayan modern binaların olduğu yerlerden geçerek çoğunluğu Hristiyan (Mesihi) yerleşkesi olan Ainkawa’ya geliyoruz. Bitişik nizam dizayn edilmiş villa tipi evlerin olduğu sitedeyiz. Kapıyı yardımcısı olan güleç yüzlü genç bir kadın açıyor.
Merdivenden yukarı çıktığımızda siyah beyaz bir fotoğraf karesiyle karşılaşıyoruz. Fotoğrafta duvarlarında eski fotoğraf çerçeveleri, diplomalar, dergi kapakları, bayraklar ve tabloların asılı olduğu ahşap eşyalarla döşeli odada el yazması kitapların bulunduğu kütüphane gözüküyor. Kitaplığın yanında ise üzerinde eski bir daktilonun ve Aram Xaçaturyan’ın taş plaklarının çalındığı gramafonun bulunduğu Bağdat işi ahşap bir sandık. Adeta bir müze görüntüsünü andıran fotoğrafta kapının tam karşısındaki koltukta aklaşmış saçları, üzerinde etnik desenlerin olduğu kıyafeti ve yüzünde yılların yaşanmışlığının izlerini taşıyan çizgileriyle objektife bakan bir kadın.
Bu evde Türkçe konuşanlara ceza veriyorum
O mistik ortamdaki fotoğraf karesi kadının kıpırdamasıyla canlanıyor. ‘Hoş geldiniz’ diyor. Diyarbakır’dan geldiğim ve Kürt olduğum halde Türkçe konuştuğumu görünce zılgıtı yiyorum. “Bu evde Türkçe konuşanlara ceza veriyorum. Diyarbakır deyince Ferda Cemiloğlu geldi aklıma. Beni görür görmez elini cebine atar ‘ben cezamı peşin vereyim, Türkçe konuşacağım’ derdi.”
Malum yıllarını Kürt dili ve edebiyatının gelişimine adamış Kürt dilinin miri Celadet Ali Bedirxan’ın kızı Sinemxan var karşımızda. Haksız sayılmaz elbette. Verilecek her türlü cezayı kabul ederek, dil bilmezliğin derin mahcubiyetiyle konuşmaya başlıyorum. Daha doğrusu konuşamamaya. Çünkü gözlerimi duvardaki fotoğraflardan alamıyorum.
Neredeyse hiç boşluk kalmayacak şekilde sıralanmış, siyah-beyaz fotoğraflara bakıyorum. Marquez’in Yüzyıllık Yalnızlık’ındaki dallı budaklı soyağacı gibi. Adeta Kürtlerin asırlık tarihi Bedirxan ailesinin etrafında anlatılıyor.
Cansız, dilsiz ama konuşan fotoğraflar. Her şey bu fotoğraflarda gizli. Zaman, mekan, devran, yaşanmışlıklar, hüzün, özlem, sessizlik.. Tüm duygular fotoğraflara sinmiş ve kendine bir yer edinmiş. Sararmış fotoğraflarda bakan gözler; parçalanmış hayatları, sürgün bakışları, özlem şarkılarını, kederli inlemeleri, dinmeyen taziyeleri, onulmaz hasreti, uzak diyarların uzun karanlık gecelerinde dökülen gözyaşların tanığı. Gözler konuşurken sözün hükmü kalmazmış, başlıyorlar anlatmaya…
“Gurbet bir elbise değil sen sen ol sakın o elbiseyi giymeye kalkma” diyen dedesi Cizira Botan Beyi Mir Bedirxan eşi Ruşen Hanım’la gözüküyor. Osmanlı’ya başkaldırdığı 1846’da yenilgiye uğrayınca Ewrex Kalesine çekildiğini, Osmanlı ordusu gözetiminde tüm ailesiyle birlikte kâh at sırtında kâh aylarca yürüyerek Samsun’a oradan vapurla İstanbul’a ve 1862’ye kadar kalacağı Girit’teki sürgün yıllarını anlatıyor. Artık Cizre’deki Bırca Belek kasrı onlardan çok uzaktadır. Mezarı Şam’da olan Mir Bedirxan öldükten sonra bile ailenin yol gösterici bir önderi olarak kalacaktır.
Mir Bedirxan’ın çocukları Emirali, Bedri Paşa, Halil Rami Bey, Ali Şamil Paşa ise İstanbul’da kalıyor.
Feleğin devranı kin tutuyor bize
Yanında eşi Semiha Hanım ile takım elbiseli, elleri dizinde saygıyla objektife bakan kişi Emir Ali Bedirxan. Celadet Ali, Kamuran Ali, Süreyya, Safter, Hikmet, Tevfik ve Meziyet’in babası. Ailenin tekmil hikayesinin özeti olan “Feleğin devranı kin tutuyor bize” dizesinin sahibi Emir Ali’de feleğin sürüklediği yollardan geçiyor. Anatoprağı olan Cizre’ye gidemedikleri için İstanbul Kızıltoprak’taki evleri her daim Bedirxani ailesinin üyeleriyle dolup taşıyor. Evlerinde pişen Botan yemeklerinin kokusu İstanbul sokaklarını sarıyor. İstanbul’da dünyaya gelen çocuklarının Kürt kültürünü tanımaları için ellerinden geleni yaparken Fransız mürebbiyelerle Avrupa kültürünü de almalarını sağlıyor. Türkçe konuşulmayan evlerinde Mir Bedirxan’ın Cizre’deki kütüphanesinden kalma Ehmedê Xani’inin el yazması Mem û Zin eseriyle Kürt edebiyatıyla tanışan çocuklarına Amojna Sitî Kürt efsanelerini, hikayelerini, şarkılarını anlatırken, Madam Stella ise Fransızca dersler veriyor.
Sultan Abdülhamit’ten saray nişanesi alan lakin 1906’da aynı padişahın fermanıyla Galata’dan kalkan bir vapurla sürgüne gönderilen Emir Ali ile birlikte Bedirxani’lere yakınlığı olan bini aşkın kişi uzak diyarlara gönderiliyor. Kimi Şam’a, kimi Trablusgarp’a. Sürgüne sebep İstanbul Şehremini Rıdvan İsmail Paşa’nın öldürülmesidir. Ali Şamil Bey Trablusgarp’taki zındanda yaşamını yitirirken Emir Ali Bedirxan Isparta’da çekiyor çilesini.
1909’da Meşrutiyet ilan edilip Abdulhamit’in yetkileri sınırlandırılınca yeniden İstanbul’daki evlerine dönüyorlar.
Ve diğer bir fotoğrafta siyah takım elbiseli, kravatlı, saçları arkaya doğru taranmış Celadet Ali Bedirxan gözüküyor. “Milletler dille var olur, birlik dille gelişir” diyerek, kardeşi Kamuran Ali gibi ömrünü yaralı Kürt dilini canlandırmak için uğraşan, iki cihan harbi gören, konaklarda hizmetçilerle büyüyüp, sürgünde açlık ve yokluk çeken, Kafkas Cephesi’nde savaşan, hakkında idam kararı verildiği için Münih, Lübnan, Mısır ve son olarak Şam’da sürdürdüğü hayatını 1951 yılında çalıştığı pamuk tarlasındaki kuyuya düşerek kaybeden Celadet.
Lübnan’da kurulan Kürtlerin siyasi partisi Xoybûn’da yer alan, İhsan Nuri Paşa yönetimindeki Ağrı Dağı isyanına katılıp yenilgiye uğrayan, kısa ömürlü Kürdistan Cumhuriyeti’nin tanığı, Kürt dili ve alfabesini latinize ederek, gramer kurallarını yerleştirdiği Hawar (Çağrı) ve Ronahi (Aydınlık) dergilerinin mimarı Celadet Ali. Yitik aşkı Canan’ın bakışlarının gölgesindeki fotoğrafta Celadet eşi Rewşen Hanım ve çocuklarıyla gözüküyor. Huseyma, Sinemxan ve Cemşit ile…
Ben Sinemxan Bedirxan
“Ben Sinemxan Bedirxan. Bana hitap ederken Sinemxan Xan demeniz gerekiyor. Celadet Bedirxan ve Rewşan’ın kızıyım. 21 Mart 1938’de Şam’da dünyaya geldim, orada büyüdüm. Fransız Rahibe okulunda okudum.”
Babasını henüz 13 yaşındayken kaybettiği için ona ilişkin hatıraları silik.
“Babam yaşarken evimizin gelen insanlarla dolup taştığını hatırlıyorum. Çok önemli şahsiyetler gelip giderdi ziyaretine. Kardeşim Cemşit’in kirvesi Nureddin Zaza, Mam Celal, Dr. Nuri Dersimi, Cegerxwîn, İzzeddin Mustafa Resul, Cemil Paşa ailesi gibi tanınmış pek çok kişi evimizde toplanırdı. Yemekler yenilir, sigaralar sarılır, çaylar içilir, edebi ve siyasi sohbetler yapılırdı. Babamı öldükten sonra daha iyi tanıdım. Eserlerinden, dost ve arkadaşlarının anlatımlarından.”
Babasının yakın dostu, devir ve devran görmüş, yitik zamanları ve mekanları anlatan eski söylence ve destanları dengbêji sesi ve makamıyla okuyan Ehmedê Fermanê Kiki’yi hatırlıyor.
“Haftada iki üç kez gelirdi. Biz kardeşimle oynamak isterdik ama bize Kürtçe hikayeler anlatır, stranlar okurdu. Biz Arapların içindeydik. O da mülteciydi. Kürdi ruhumuzu o diri tuttu.
Şenga min, penga min
Diya we çûye zozana
Xwariye pele qizvana
Şîr ketiye guhana
Zû kin lez kin werin dana
Bu çocuk masalı hala dün gibi aklımdadır.”
Babam ölünce dünya yıkıldı
Büyük bir kalabalığın katıldığı bir cenaze töreni fotoğrafını soruyoruz. Celadet’in töreniymiş.
“Babam öldüğünde dünya yıkıldı sanki. İnanılmaz bir törendi. Suriye ve Şamdakiler bu kadar büyük bir tören beklemiyorlardı. Kürdistan’ın her yerinden insanlar katılmıştı. Şam’da dedesi Mir Bedirxan’ın yanına defnettik. Yıllar sonra Celal Talabani ve Kemal Burkay, mezarını ziyaret edip mezar taşını değiştirttiler.”
Rewşan Hanım bayrağını taşıdı
Annesi Rewşan Hanım eşinin ölümünün ardından evinin kapısını dostlarına hep açık tutmuş, onun mücadelesini sürdürmeye devam etmiş.
Sinemxan’ın koltuğunun arkasında asılı Kürdistan bayrağının da ayrı bir hikayesi var. Rewşan Hanım 1957’de Atina’daki Dünya Kadınlar Birliği toplantısına Kürt kadınlarını temsilen katılır, beraberinde de Kürdistan bayrağı götürmüştür.
“Fakat Baaslılar Kürdistan bayrağına tepki gösterip yırtmışlar, kadınlar gününde bile tahammülleri yokmuş. Bunu gören Yunanlı kadınlar güzel bir jest yapmış, kendi elleriyle yaptıkları o bayrağı anneme vermişler. Annem toplantıdaki konuşmasına şöyle başlamış. ‘Dünya bir güldür, onu kokla ve arkadaşına ver…’
Rewşan Hanımın Atina’daki Dünya Kadınlar Birliği toplantısına katılmak için, İngiltere’deki Zaxolu petrol mühendisi ve yazar Salah Sadullah ile yazışması gerekmektedir. Mektubu annesi adına Sinemxan yazarak Sadullah’tan destek ister. Üç hafta sonra Sadullah Sinemxan’a özel bir mektup yollar.
“Sevgilin var mı, nişanlı mısın? diye soruyordu. Ben de anneme bana neler yazdığını söyledim. Mektuplaşmalarımız devam etti, 1959’da geri döneceğini söyledi. Ancak Iraklıların Suriye’ye girmesi yasak olduğu için birbirimizi Lübnan’da görmeye karar verdik.
Gemiden indiğinde onu görür görmez kanım ısındı, tamam dedim. Bir daha da pişman olmadım. İyi ve olgun bir kişiydi. Şam, Bağdat ve Zaxo’da düğün yaptık. En güzeli Zaxo’da oldu. Bütün aile fertleri benim Kürtçe bilmeme şaşırıyordu. Çünkü Şam’da büyümüştüm, beklemiyorlardı. Ben Şam’da evlenebilecekken bizi Salah’la bir araya getiren şey aşktan da öte Kürdi bir histi. “
1960 yılında eşiyle birlikte Kerkük’te yaşamaya devam eder, Dilnaz ve Azad adında iki çocuğu olur. Kürdistan Kadınlar Birliği başkanlığını yapar.
“Kadınlar Birliği partiler üstüydü. Kürdistan’daki tüm kadınları kapsıyordu.”
Fakat 1974’te tekrar sürgün edilir. Bu kez Bağdat’a yollanırlar.
“Maaşsız biçimde Bağdat’a gönderdiler. Biraz birikimimiz vardı, onlarla idare ettik. Daha sonra da ben Fransızca öğretmenliği yapmaya, eşim de bir petrol şirketinde mühendis olarak çalışmaya başladı. Bağdat’ta uluslararası bir okuldaydım, çalışkan olduğumu görünce okula müdür yaptılar. Bir süre sonra beni işten çıkarttılar, alışkındık gerçi. Şöyle bir tasavvur et, sürekli kovulmaya, işsiz bırakılmaya, sürülmeye alışmışız.”
Kürtçe, Arapça, Fransızca, İngilizce Türkçe bilen Sinemxan, anımsadığı diyalog Türkçe olduğu için sınır kapısında geçen bir hatırasını Türkçe anlatıyor:
Sen nerelisin?
Sana ne ben nereliyim, Cizreliyim.
Niçin senin pasaportun Suriye?
Çünkü siz bizi Cizre’den kovdunuz.
Hemen kaşeyi basıp hadi hadi diyerek daha fazla konuşmama izin vermedi. Amcam sağken Fransa pasaportu alabilirdim, almadım ve hata ettim.
Amcası Dr. Kamuran Ali Bedirxan ve Mele Mustafa Barzani’nin fotoğrafını görüyoruz. Kamuran takım elbisesiyle önde Barzani arkasında gözüküyor.
“Amcam Lübnan’dan Fransa’ya giderek Paris Kürt Enstitüsünün kuruluş çalışmalarını yürüttü. O da babam gibi Kürtçe, Fransızca, Almanca, İngilizceyi iyi biliyordu. Kuran’ın Kürtçe tefsirini ve peygamberin hadislerini Kürtçeye çevirmişti. Bu fotoğrafta görüldüğü gibi amcam Kürdistan’a gelip arabadan indiğinde kendisini karşılamaya gelen Mustafa Barzani çantasını elinden alıp taşıyor. Peşmergeler hemen araya giriyor. Barzani buna izin vermiyor ve ‘O Kürdistan’ın miridir, bırakın’ diyor. Kamuran Polonyalı Nataşa adında bir kadınla evliydi. Mele Mustafa onunla Rusça konuşurdu. Çocukları olmadı. Eşinin isteğiyle öldükten sonra kadavra olmayı vasiyet etti. Ölüm döşeğindeyken başucundaydım. Alnını okşadım, Kelime-i Şehadet getirdi ve kafası yana düşerek ruhunu teslim etti.
Son durak Hewlêr
Sinemxan 2006 yılında Bağdat’tayken bir konferansa katılmak üzere gelen Neçirvan Barzani ile karşılaşır.
“Neçirvan, ‘sizin Bağdat’ta kalmanız doğru değil, kendi evinizde, Kürdistan’da olmanız gerek. Süleymaniye, Duhok veya Hewlêr hangisine isterseniz gelip yerleşin. 2006’da geldik Hewlêr’e. Burada olmaktan çok mutluyum. Türkçe, Farsça ya da Arapça konuşmak zorunda değilim. Kendi dilimde konuşuyorum. Bu benim için çok önemliydi. Kocam kendi topraklarında yaşamını yitirdi ve çok sevdiği Zaxo’ya defnettik”.
İlk Kürt modern dansçı Leyla Bedirxan’ı soruyorum. Yerinden kalkıp kitaplıkta bulunan üzerinde Leyla Bedirxan’ın resminin olduğu bir dans gösterisinin afişini gösteriyor.
“Babası Abdülrezzak Bey babamın amcasının oğluydu. Sürgünde yaşadığı için Leyla babasız büyüdü. Babasının ölümünün ardından annesiyle Viyana’da yaşadı. Evlendi, eşinden ayrıldı. Ah ne kadındı Leyla. Büyük bir villada yalnız yaşıyordu, öldükten sonra eşyaları Kürt Enstitüsü’ne bağışlandı. Amcamınkileri de ben bağışladım.”
Kürdistan İş Kadınları Derneği Onursal Üyesi, Kürt PEN’in Onursal Başkanı olan Sinemxan, 2013 yılında Fransa Rejion Denore nişanını alır.
Sözlerini bitirirken, iç çekerek yüzüme bakıyor “Yaa işte böyle Bircan Xan, hep ben konuştum, biraz da sen anlat, kimsin? kimlerdensin? evli misin?” sorusuna tebessümle karşılık verince, “Dünya dönüyor sen ne dersen de, yıllar geçiyor…” ben ‘fark etmesen de” diye şarkıyı tamamlarken o itiraz edip “Yooo fark etsen de” diyor.
Gücü yettiğince mülteci kamplarını ziyaret eden ve anılarını yazan Sinemxan’a bu kadar çok doküman, fotoğraf, belgeyi nasıl bir araya getirdiğini sorduğumda,“Meziyet halamdan, annemden, her gördüğüm yerden çaldım ve korudum, iyi yapmadım mı? diyor.
Çok iyi yaptın Sevgili Sinemxan Bedirxan. Bedirxan ailesinin zincirinin yaşayan halkası.. Senin sandığın olmasa biz bunca tarihi gözümüzde nasıl canlandıracaktık. Tıpkı Celadet Ali Bedirxan’ın Ronahi dergisinin ilk cümlesinde Goethe’nin ünlü sözlerinden yaptığı alıntı gibi ışık biraz daha ışık…[1]

Kurdîpêdiya ne berpirsê naverokê vê tomarê ye, xwediyê/a tomarê berpirs e. Me bi mebesta arşîvkirinê tomar kiriye.
Ev babet bi zimana (Türkçe) hatiye nvîsandin, klîk li aykona bike ji bu vekirina vî babetî bi vî zimana ku pî hatiye nvîsandin!
Bu makale (Türkçe) dilinde yazılmıştır, makaleleri orijinal dilinde açmak için sembolüne tıklayın!
Ev babet 2,446 car hatiye dîtin
Raya xwe li ser vî babetî binivîsin!
Haştag
Çavkanî - Jêder
[1] Mallper | کوردیی ناوەڕاست | Rudaw.net
Faylên peywendîdar: 2
Gotarên Girêdayî: 10
Pol, Kom: Kurtelêkolîn
Zimanê babetî: Türkçe
Dîroka weşanê: 26-08-2022 (3 Sal)
Bajêr: Hewlêr
Cureya belgeyê: Zimanî yekem
Cureya Weşanê: Born-digital
Kategorîya Naverokê: Gotar & Hevpeyvîn
Welat- Herêm: Başûrê Kurdistan
Ziman - Şêwezar: Turkî
Meta daneya teknîkî
Kalîteya babetê: 99%
99%
Ev babet ji aliyê: ( Sara Kamela ) li: 02-09-2022 hatiye tomarkirin
Ev gotar ji hêla ( Hejar Kamela ) ve li ser 02-09-2022 hate nirxandin û weşandin
Ev gotar vê dawiyê ji hêla ( Hejar Kamela ) ve li ser 02-09-2022 hate nûve kirin
Navnîşana babetê
Ev babet li gorî Standardya Kurdîpêdiya bi dawî nebûye, pêwîstiya babetê bi lêvegereke dariştinî û rêzimanî heye!
Ev babet 2,446 car hatiye dîtin
QR Code
Pelên pêvekirî - Versiyon
Cûre Versiyon Navê afirîner
Dosya wêneyê 1.0.188 KB 02-09-2022 Sara KamelaS.K.
  Babetên nû
  Babeta têkilhev! 
  Ji bo jinan e 
  
  Belavokên Kurdîpêdiya 

Kurdipedia.org (2008 - 2025) version: 17.08
| Peywendî | CSS3 | HTML5

| Dema çêkirina rûpelê: 0.5 çirke!